Devrim Gazetesi

Hepimizde biraz pazar sevdası vardır; yeni ve orijinal şeyler dikkatimizi çeker.

Bir de Bulgaristan’dan gelen soydaşlarımızın açtıkları ‘Bulgar Pazarı’...

Oradan ne mi alınır; her şey… Pastırma sucuktan tutun deterjana kadar her şey vardır... Fanila, krem, gofret, priz vs...

*

Asıl amacımız pembe domates, kırmızı turp ve salata tohumları...

Mevsim geçtiğinden bahara hazırlık yapıyor.

Mehmet Karaoğlu’nu biliriz; soyadını herkese söylemez.

“Bana sadece ‘fideci Mehmet Amca’ deyin, beni herkes tanır, bilir" der.

Tekirdağ’ın Gazioğlu köyündendir...

Yaşı 78 imiş; sağlıklı bir ‘çiftçi’.

Bahçe fideleri üretiminde tam bir ‘uzman’, fidelerin hepsi sağlıklı ve özenle sarılmış... Her şeyi derli toplu; imrenilecek bir hali var.

"Artık her yere gitmiyorum" diyor: "Yakın pazarlara geliyorum, Yeniçiftlik’in İstanbullu yazlıkçıları bana yetiyor."

Müşterileri genellikle kadınlar; çünkü domates-biber-salata ekmeyi erkeklere göre daha çok seviyorlar.

Mevsim biraz geçmesine karşın domates ve fesleğen dışında bütün fideler vardı; biber (açı ve tatlı), beyaz kabak, pırasa, beyaz ve mor lahana, enginar... Sarımsak yerli; herkes alıyor.

Sezon bitiyor artık.

"Kaç dönüm yerin var" diye sorarsınız, şaşırtıcı bir yanıt alırsınız:

"Bir dönüm bile değil... Kendi tohumlarından üretiyor fideleri..."

Yani neredeyse fide satış dönemini üç aya getirmiş.

Biz de bu aya kadar fide sattığını hiç görmemiştik.

Haziranda başlar, temmuz sonlarında biter.

Trakya’nın her kesiminde ekilebilecek türde fideler.

*

Fideci Mehmet Amca’yı biraz seyrettim...

Kadınlarla diyalogu müthiş...

"Bazı kadınlar fidan almak için oturduğum Gaziköyü’ne gelirler" dedi.

Tarımla ilgili AB standartları çıkmaya başlayınca, bazı aklı evveller kendisini ‘pazarlardan kışkışlamaya’ başlamışlar; ama zabıtalar veya pazar müşterileri araya girerek zabıtalara Mehmet Amca’yı kıydırtmamışlar.

Bulunmaz bir adam, yaptığı şey herkesi mutlu ediyor; öğretiyor, bilgilendiriyor.

Türkiye’de örneği var mıdır; bilemeyiz.

Böyle bir adam ‘müzeliktir’, ona Belediye Başkanları, kaymakamlar sahip çıkmalıdır.

Ona ‘hobi kursları’ açtırmaya ne dersiniz, herkes koşa koşa gider.

Yeniçiftlik topatanını yemeyi ihmal etmeyiniz

YENİÇİFTLİK’in asıl pazarı cumartesi günleri kuruluyor. İstanbul Avcılar ve Bakırköy’ün ünlü pazarcıları bile mal getiriyor.

Bu aylarda en ünlü ürünü topatan kavunudur. Eskiden Selimiye ve Kumburgaz’da ekilirdi; üzeri çizgiliydi. Yeniçiftlik kavununa öyle değil, ince kabuklu... Parfüm gibi kokusu var. Böyle temmuzun ortasında başlayıp bugünlerde bitiyor.

2 bin 500 dönüm ekiliyor, ’yanmazsa’ üreticisine iyi pazara kazandırır.

Bal badem bir kavundur...

*

Pazarda enginarın küçükleri 3, büyükleri 4 liraydı... Şarköy’deki siyah kiraz bu günlerde Şarköy’ün ünlü Alfaroz üzümüyle yarışıyor.

Eski eski kirazlar yok; yani hemen bozulan, dayanıklı bodur kirazlar epey pazar bulmuş artık... Neredeyse haziranın başından ağustos sonuna kadar kirazın tüketime sokulması ilginç...

Enginar üretiminin mevsimi de 10 aya çıkarıldı.

Bayrampaşa adıyla ünlü ama o enginar yok artık. Kasımdan itibaren pazara geliyor; İzmir ve Ören yöresinden... Sonra Salihli’den Bursa ve Sakarya’ya atlıyor...

Hem sağlıklı hem de üreticiye pazara kazandırıyor.

*

Murat İnci’den sert siyah Alfaroz üzümü aldık.

Tekirdağ Barbaros’ta üretici…

20 dönüm bağında 10 cins üzümü varmış…

Kendi anlatımıyla Alfaroz, İtalyan sarısı (kokulu) Pariyer, Semilyon... Hepsi sofralık üzüm... Tekel’in rakı ve şarap fabrikaları özelleştirilince üzümcülük öldü... Mey’i hiç unutmayacak, o yabancı sermayeli firma…

Ha Amerikalı, ha İngiliz...

25 kuruşa üzüm aldı bizden, bitirdikten sonra bir daha satıldı...

Ah nerede o yapıncak üzümümüz... Fiyatlar geberince bağları söktük… Halbuki en iyi rakı Yapıncak’tan yapılır... Şimdi dolma yapmak üzere yaprağı daha öne çıktı... Domates, biber gibi sebze de ekiyormuş.

"Yılda 100 bin lira kazanır mısın" dedi.

"Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz" dedi, kızarak...

"Giderek artan mazot, gübre ve işçilik parasıyla yüzde 50’ye indi" dedi.

Yani yılda 50 bin lira...

Mazotun 4.3 liralık fiyatına çok kızıyor. Eşi ve üç çocuğuna bakarak "AKP’yi iktidardan düşüreceklerini" ileri sürüyor.

O kadar kolay mı?